bir kadının en öpülesi yeri

bence; (bkz: her yerinden öpüyorum rüştü)

(bkz: boyun)

cene kemiginin hemen altinda kalan boyun kismi, hafif tebessum ettiginde dudaginin kenari, elinin ustu ki ozellikle parmaklarinin ustu ve.. her neyse, her kadin icin kesinlikle farkli olan yerdir. her kadini ayni yerden opmemelisiniz.

anne elinden,ayağından. kardeş yanaklarından. eş alnından öpülür gibi bende.

ayışığında oturduk bileğinden öptüm seni sonra ayakta öptüm dudağından öptüm seni kapı aralığında öptüm soluğundan öptüm seni bahçede çocuklar vardı çocuğundan öptüm seni evime götürdüm yatağımda kasığından öptüm seni başka evlerde karşılaştık iliğinden öptüm seni en sonunda caddelere çıkardım kaynağından öptüm seni cemal sureya denemis epey, denemeden de bilinmez ya.

avuç içi

''bi kadını diz kapaklarından öpmekten ala şiire rastlamadım henüz, üvercinka hariç. çünkü bi kadını diz kapaklarından öpmek; “bugüne dek tüm düşmüşlüklerinden, yaralarından, kanından, izinden, acından öpüyorum, şifa niyetine.” demektir bi nevi. “çok düştüm, parçalandım, örselendim, öp de geçsin” diyemeyen bi kadının sessizliğini duymaktır. “seni anlamak için harflere ihtiyacım yok, ruhunla ruhum aynı lisanı hissediyor” diyebilmektir. “yanaklarından, dudaklarından, alnından, belki omuzlarından, avuçlarından öpmek aşkın yaradılışında var ama diz kapakların sevdaya dahil” de demektir aynı zamanda. o kadını çaresizliğinden ve bir o kadar da gücünden öpmektir. düşmüşlüğü kadar ayağa kalkmışlığından öpüp onu onore etmektir. önünde diz çökmektir. saygıdır. kabulleniştir, çok şeyi. kudretine, sabrına, sarsılmışlığına, sancılarıyla baş edebilecek kadar dayanıklı oluşuna ve de… kırılmak yerine bükülmeyi öğrenebilişine hayran olmaktır. beni daha önce hiçbir adam diz kapaklarımdan öpecek kadar yüce sevmedi. ben de zaten hiçbir adama dizimdeki yaraları gösterecek kadar güvenmedim ya da cesur değildim, bilemiyorum. övünmek için söylemiyorum ama bana çok şiir yazıldı. içlerinde çok sağlamları vardır. şiir gibi şiirler! ama yine de bana yazılacak en güzel şiir diz kapaklarıma bi dudağın bırakacağı şefkattir. o şefkatin bana değmesine müsaade edebileceğim kadar bana şeffaf olan bi adamın içidir. kağıtla kalemle herkes bir şeyler yazıp çizebilir, mühim olan bi kadına bir şiirle birlikte olduğunu hissettirebilmektir. sevdası bile dejenere olmuş bi jenerasyona bu söylediklerim abartı gelebilir elbette ama inanıyorum; hala sevdanın hakkını verecek yürekler var. inanıyorum. inanıyorum çünkü, inanırsam var olur.''

yanakları ve dudak kenarı

öpme ama öpmüş gibi bak. uğruna ölüyormuş gibi bak. dünyadaki tek kız senin sevgilinmiş gibi bak. kızsan da sarıl, bırakma.

bilekleri, çenesi ve kaburgası'dır.

anlı ;)

boynu, ayak bilekleri, topuğu ve alnı.

boynu , burnu , bilekleri , çenesi , alnı , yanakları , göbüşü

gözleri

avuç içi ne lan. biri benim avcumun icini opse gider elimi yikarim. tüm romantizm kacar.

avuç içleri.

dizleridir. orda ne yaralar vardır gecsede izi kalan, ne deneyimler vardır ne hüzünler ne isyanlar saklıdır takı size kadar, diz kapaklarında opun sevdiğiniz kadını tüm yaralarına merhem olun. arada beraberde düşüp tekrar kalkicaksiniz işte ozaman birdaha opun diz kapaklarından sonra göz kapaklarindan opun sizinle baktığı için dünya ya. sevdiginiz kadını diz kapaklarindan opun ve değerini bilin.

beni trolleyeni ayakta alkışlıyorum hshshsa

kesinlikle boynunda öpeceksin,şah damarına yakın hayatı bulmuşcasına.

sizi şöyle alalım beyler (bkz: +18 erotik hikayeler) bu ne amk entryleri baştan sona okuyunca bi garip oluyor insan ahksgakal

baldır. olm etin en tatlı yeri orası.

kokusu. kokusundan öpülür mü demeyin öyle bir öpülür ki saydığınız her yer kıskanır kokusunu

dudağın yanakla birleştiği nokta

her kadının öpebileceğiniz tek yeri elleridir. erkekler için centilmenlik, bayanlar için saygı göstergesidir.

küçük mis gibi olan elleri,avuç içlerine koklayarak bi buse kondurmak en iyisi.

açık ve net "boyun"

her yeri ya

köprücük kemiği ile boynunun arası bence

avuç içleri

(bkz: e ebesinin amı artık ali sami) bir kadının işaret etmediğimiz yeri kalmadı

bir kadını ellerinden sevmeye başlayın ki o sevgi yüreğine kadar uzansın öpün bunun için dudaklarına ihtiyaç duymayın gülüşünün gökyüzü ile çarpıştığı yerden öpün gövdesinde açan papatyalardan öpün kirpiklerine düşen ve onu uykusuz bırakan karanlık gecelerden bile ayrı öpün bir kadını böyle severseniz o daha sonrasında sizin için dünya olacaktır...

alını ve boynu arasında kaldım

bebek gözleri (bkz: arnavut kaldırımı)

göğüs ile göbek deliğinin üstü arasında kalan bölge bir de kadının fit bir vücudu varsa

bazı yazılanlar o kadar hoş ki, erkeklerin bazılarının en azından böyle düşünmesine sevindim gözlerim doldu beyler..

avuç içleri

vücuttaki bütün koku avuç içlerinde toplanır diye okumuştum bir yerde ne kadar doğru bilmiyorum araştırmadım. kadın avuç içlerinden koklayarak öpülmelidir öyleyse

dudağın kıvrımından öpülür kadın ulan. tam gülümsediği anda.

kadın öpülmez.

avuç içi

yeni doğmuş bebeği tutar gibi tutarsın başını,yaslarsın göğsüne,o mis kokulu saçlarını var ya işte..

omzu,net.